بِسْمِ اللّٰهِ الرَّحْمٰنِ الرَّح۪يمِ

فَبِأَىِّ ءَالَآءِ رَبِّكُمَا تُكَذِّبَانِ ﴿٥٥

Şimdi Rabbiniz’in hangi eltâfına dersiniz yalan?

– Elmalılı Hamdi Yazır

فِيهِنَّ قَٰصِرَٰتُ ٱلطَّرْفِ لَمْ يَطْمِثْهُنَّ إِنسٌ قَبْلَهُمْ وَلَا جَآنٌّ ﴿٥٦

O cennetlerde öyle kasırat’üt-tarf dilberler, ki dokunmamıştır onlara onlardan evvel İns-ü Cânn.

– Elmalılı Hamdi Yazır

فَبِأَىِّ ءَالَآءِ رَبِّكُمَا تُكَذِّبَانِ ﴿٥٧

Şimdi Rabbiniz’in hangi eltafına dersiniz yalan?

– Elmalılı Hamdi Yazır

كَأَنَّهُنَّ ٱلْيَاقُوتُ وَٱلْمَرْجَانُ ﴿٥٨

Sanırsın onları yâkut-ü mercan.

– Elmalılı Hamdi Yazır

فَبِأَىِّ ءَالَآءِ رَبِّكُمَا تُكَذِّبَانِ ﴿٥٩

Şimdi Rabbiniz’in hangi eltâfına dersiniz yalan?

– Elmalılı Hamdi Yazır

هَلْ جَزَآءُ ٱلْإِحْسَٰنِ إِلَّا ٱلْإِحْسَٰنُ ﴿٦٠

İhsânın cezâsı elbette ihsân.

– Elmalılı Hamdi Yazır

فَبِأَىِّ ءَالَآءِ رَبِّكُمَا تُكَذِّبَانِ ﴿٦١

Şimdi Rabbiniz’in hangi eltâfına dersiniz yalan?

– Elmalılı Hamdi Yazır

وَمِن دُونِهِمَا جَنَّتَانِ ﴿٦٢

Ötelerinden de diğer cennetan.

– Elmalılı Hamdi Yazır

فَبِأَىِّ ءَالَآءِ رَبِّكُمَا تُكَذِّبَانِ ﴿٦٣

Şimdi Rabbiniz’in hangi eltâfına dersiniz yalan?

– Elmalılı Hamdi Yazır

مُدْهَآمَّتَانِ ﴿٦٤

Yağız yeşil ne dilsıtan.

– Elmalılı Hamdi Yazır

فَبِأَىِّ ءَالَآءِ رَبِّكُمَا تُكَذِّبَانِ ﴿٦٥

Şimdi Rabbiniz’in hangi eltafına dersiniz yalan?

– Elmalılı Hamdi Yazır

AYARLAR
Okuyucu